Makaleler

Yeni saldırılara karşı set oluşturalım!

AKP’nin seçimlerden yüksek bir oy oranı alarak yeniden yönetime gelmesi ile önümüzdeki dönemde işçi sınıfına ve emekçilere yönelik hak gasplarının artacağını ve sömürünün yoğunlaşacağını öngörmek mümkündür. AKP’nin üçüncü kez, oylarını artırarak seçilmesinin çok çeşitli sebepleri sayılabilir ancak konumuz kapsamında hakim sınıfların önemli bir kısmı için, özellikle ticaret, ihracat ve inşaat gibi sektörlerde yer alan kesimlerin oldukça saldırgan bir motivasyonla, önlerine sunulan yağmadan ağızlarının suyu akarak rant, kar ve sömürü için AKP etrafında toplandıklarını dikkate almak gereklidir. Bu büyük sermaye desteği uluslararası konjonktürün de uygunluğu ile birleşince AKP diğer sistem partileri tarafından meydan okunması henüz mümkün olmayan bir güce dönüşmüştür.

Önümüzdeki dönemde AKP hükümeti nezdinde sistemin işçi sınıfına dönük saldırganlığının AB’ye üyelik süreciyle de uyum içinde hazırlanan Ulusal İstihdam Stratejisi başlığı altında gündemleşeceği ve kıdem tazminatının kaldırılmasından bölgesel asgari ücrete ve esnek ve taşeron çalışmaya dair yasal mevzuatın genişletilmesine kadar geniş bir yelpazede yapılacak düzenlemelerle işçi sınıfının kölece şartlarda, güvencesiz şekilde çalışmaya zorlanacağı ve daha fazla kar için işçi hareketi üzerinde baskıların da artacağı anlaşılmaktadır. Bununla beraber mevcut sendikal yapının bu sürece uyum sağlaması ve işçi sınıfının sesinin tamamen boğulması için “yandaş sendikacılık” diye genelde tanımlanan ve daha geniş şekilde ikili bir sendikal yapının oluşması için de çabalar sürecek ve bu çabaların hedefinde sendikal hareket içinde yer alan dinamik unsurların tasfiyesi yer alacaktır.

Bu nedenledir ki mevcut gerçekliği doğru şekilde analiz etmek ve işçi sınıfı içinde devrimci çalışmalarımızı ilerletmek için gerekli adımları atmamız gereklidir. Bu temelde öncelikle işçi sınıfının ezici çoğunluğunun örgütsüz olduğunu, hâlihazırda zaten fiili olarak esnek çalışmanın, bölgesel asgari ücret uygulamasının, asıl işte taşeronun çalışmasının, uzun saatler düşük ücret karşılığında çalışmaya mecbur bırakılmanın yaygın olduğunu göz önüne almak gereklidir. Bu bize öncelikli olarak iki sonuca götürmektedir. Birincisi mücadelemizi sendikal alanla sınırlamamalıyız. Sendikaların işçilerin özellikle özel sektörde % 3-4’ünde örgütlü olduğu ve sendikaların önemli bir kısmının da sistem yanlısı olduğu bir gerçeklikte sınırlı sayıdaki sendikadaki çalışmayı yeterli bulmamalıyız. İkincisi ise işçi sınıfının ve emekçilerin yaşam alanları olan semtlerde, havzalarda faaliyetlerimizi sınıf perspektifiyle ele almalıyız.

Bu bize daha geniş bir perspektifle yaklaşmayı sağlamalıdır. Örneğin sendikaların mevcut hali üzerinde yapılan doğru belirlemeler sendikalar içindeki çalışmayı yok saymayı getirmemelidir. Sendikalar işçilerin öz örgütleri olarak uzun yıllar süren ve büyük bedellere neden olan mücadeleler ile oluşmuşlardır ve sınıfın örgütlenmesinde kitle örgütlenmelerinin, siyasi iktidar mücadelesinde ekonomik-demokratik hareketlerin vazgeçilmez bir öneme sahip olduğu unutulmamalıdır. Mevcut sendikal çalışmalarda sendikaları örgütsüz işyerlerini, güvencesizleri örgütlemek için seferber etmemiz gereklidir ve geniş işçi kitlelerine ulaşmada ve onları dönüştürmede sendikalar önemli olanaklar sunmaktadır. Bu yönlü bir çalışma ile sendikaların hareketlendirilmesi mevcut sendikal yapının yeniden örgütlenmesinin de önünü açacaktır. İkinci olaraksa emekçi mahallerindeki-semtlerindeki çalışmalarda sınıf perspektifini esasa almak semtlerin özgün sorunlarını yok saymak anlamına gelmemektedir. Özellikle AKP’nin rant paylaşımında büyük bir yağma iştahının oluşmasına sebep olan kentsel dönüşüm mevzusu, bununla birlikte kültürel yozlaşma gibi konular gündemde olmalıdır. Ancak bu politikalarda da sistemin sınıfsal yapısı ve sermayenin hedefleri ile yoksul, emekçi halka yönelik saldırılar arasındaki bağı ele alan, emekçilerin işyerlerinde yaşadıkları hak gaspları ve sömürüyü, yaygın işsizliği ve yaşam alanlarımıza yönelik tehditleri iç içe ele alarak sisteme karşı set oluşturmaya ihtiyaç vardır.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu