H. Merkezi: OHAL ile birlikte hapishanelere dönük faşist uygulamalar hız kesmeden devam ediyor. Tutsaklara yönelik çeşitli hak gaspları, işkence, kısıtlama vb. gibi uygulamalar ile hapishaneleri “hizaya” getirmeyi amaçlayan AKP, kendisine muhalif herkese “biat” dayatması ile siyasal iktidarını güçlendirmeyi hedefliyor.
Amasya Hapishanesi’nden 19 arkadaşı ile birlikte Elazığ T Tipi Hapishane’ye sürgün edilen Ercan Binay, yazdığı mektup ile hapishanede süren hak gaspları, işkence, kısıtlama ve kötü muameleleri anlattı.
Eşyalarını teslim alan tutsaklara “sayı, renk ve kapüşon” kısıtlamaları getirilerek, temel ihtiyaç olan birçok eşyaya el konuldu. İdare yönetimi açık görüşleri iki ayda bire çıkarırken; telefon hakkını da on beş günde bir olarak belirledi. Tutsaklara, idarenin belirlediği gazeteler veriliyor, Özgürlükçü Demokrasi gazetesi ise; “yasak” denilerek karşılanmıyor.
“Yarın çok geç olabilir, duyarlı olmak gerekir”
Sürgünden sonra getirildikleri Elazığ T Tipi Hapishane’de ilk olarak çıplak arama dayatmasına maruz kaldıklarını, sabahları ise tek sıra halinde tekmil uygulamasına zorlandıklarını belirten Binay; “Bilinen askeri kışlalarda tekmil uygulaması. Bunu da kabul etmemiz söz konusu değil. Kabul etmemiz için zor kullanılıyor; şiddet uygulanıyor. Günlerdir bu yapılıyor, bugün yapılanlar yarının işaretidir. Yarınlar çok şeye gebe. Çok ciddi sorunlar yaratabilir; yarın çok geç olabilir. Duyarlı olmak gerekiyor. Herkesin yapabileceği bir şey vardır. Amaçları sayım almak değil, bizleri hizaya çekip, kimliksizleştirmek. Bunun için sabah- akşam koğuşlara gelip küfrediyorlar. Ama dertleri sayım değil.”
“F tipi hapishanelerinde bunları dayattılar, kabul edilmedi”
Faşizmin daha öncesinde de hapishaneleri “hizaya” getirmek amacı ile F tipi uygulamasını dayattığını, lakin tutsakların bunu kabul etmediğini hatırlatan Binay; “Burada bir kez daha bu uygulamayla karşı karşıyayız durum bu! Dışarının durumu da içeriden farklı değil. Gerçi günlerdir dışarıda ne olup bittiğini bilmiyoruz. TV’miz verilmiş değil hala gazete getirilmiyor. Yıllardır vurguluyoruz; sorunun dışarısı içerisi yok. Birbirinden kopuk ele alınmamalı. Bu temelde ele alırsak sorunları aşarız…”
Ercan Binay mektubunun sonunda yazdığı kendisi ile birlikte sürgün edilen diğer tutsakların isimleri şu şekilde: Cemalettin Gürsoy, Mustafa Aytaç, Zeki Yıldız, Ali Yeşil, Ali Hadi Ay, Mahmut Soner, Ayhan Memişoğlu.
