Güncel

KBDH: Kadınlar Dünyayı Özgürleştirecek!

‘Kadınlar Dünyayı Özgürleştirecek!’ başlıklı bir açıklama yayınlayan KBDH Genel Konseyi, “Kadın cinayetlerini, tecavüzü ve her türden şiddeti meşrulaştıran burjuva erkek devlet politikalarına ve kurumlarına karşı eylemlerimizin niteliğini gerek dağlarda gerek şehirlerde arttıracağız” dedi.

Kadınların Birleşik Devrim Hareketi (KBDH) Genel Konseyi, ‘Kadınlar Dünyayı Özgürleştirecek!’ başlıklı yazılı açıklama yayınladı. hbdh-online.org sitesinde yayınlanan açıklamada, “Tüm dünyaya yayılan tecavüz ve katliamlara karşı yükselen eylemleri sahipleniyor, faaliyet yürüttüğümüz her alandan selamlıyoruz” denildi.

Kadınlara yönelik her türlü suçu işleyen erkeklerin kadın dayanışmasından doğru oluşan kamuoyu baskısıyla önce tutuklandıklarını ardından kadın düşmanı erkek devlet tarafından serbest bırakıldıklarını belirten KBDH Genel Konseyi açıklamasında, “Kadın cinayetlerini, tecavüzü ve her türden şiddeti meşrulaştıran burjuva erkek devlet politikalarına ve kurumlarına karşı eylemlerimizin niteliğini gerek dağlarda gerek şehirlerde arttıracağız. Devlet tarafından korunan Baran Kızıl, Yücel Koç ve Musa Orhan gibi failler hedefimiz olacaktır” ifadelerini kaydetti.

‘Onların devleti varsa kadınların da örgütlü güçleri var!’

Tecavüz ve her türden şiddet, ataerkil iktidarın ve onun zor aygıtı olan burjuva devletin ezilenler üzerindeki kontrol, baskı, yönetme biçimi olmaya devam ettiğini belirten KBDH Genel Konseyi, “İktidarın sahibi tecavüzcü erkek, burjuva devletin yasal koruması altında; “Bana bir şey olmaz arkamda devlet var” diyerek sokaklarda dolaşmaya devam ediyor.

Ancak onların devleti varsa kadınların ve ezilen cinsel kimliklerin de bu sistemi alaşağı edecek bir özgür gelecek düşleri, mücadele ısrarları, örgütlü güçleri var!” sözlerini kaydetti.

‘Failler devletin şefkatli kollarında’

AKP/MHP faşist ittifakında somutlaşan erkek devlet gerçekliğinin başta kadınlar ve ezilen cinsel kimlikler olmak üzere işçi, köylü, gençlik, emekçi, işsiz ve göçmen her kesimden halk kitlelerine yönelik saldırıların sürdüğünü dile getiren KBDH Genel Konseyi açıklaması şöyle devam etti:

“Kürt ulusal özgürlük hareketine, Kürt halkına, örgütlerine yönelik imha ve teslim alma saldırılarını “sınır ötesi operasyonlar” adı altında her geçen gün pervasızlaştırıyor. Bütün bu saldırı, işgal, inkar, sömürü ve imha politikaları ise kadınların ve ezilen cinsel kimliklerin emeklerinde ve bedenlerinde tek tek erkek şiddeti olarak somutlaşıyor. Mira Güneş, İpek Er, Hande Kader, Ummuhan Zerrin Uygun, Dilek İnce, Büşra Kabataş ve adını sayamayacağımız onbinlerce ve hatta milyonlarca kadın devlet-mafya işbirliği içinde tecavüze uğradı, katledildi ve failler “devletin şefkatli kollarında” koruma altına alındı, alınıyor. Baran Kızıl ise devletin bu ‘adaletine’ yaslanan binlerce Musa Orhan’dan yalnızca birisi!

Bir yandan “Büyük Aile Yürüyüşleri” ile ezilen cinsel kimlikleri “ahlaksızlık ve sapkınlıkla” hedef gösteren devlet, diğer yandan tarikatlarda, imam hatip liselerinde, Kuran kurslarında, aile içinde taciz ve tecavüze maruz kalan çocukların faillerini koruyor.

‘Kadınlar susmadı, susmayacak!’

Faşist Türk devlet yargısı, cinsel istismarcıları, katilleri korurken; özsavunmalarını uygulayan kadınları, faşizmin mahkemeleri tarafından yargılıyor, cezalandırıyor. AKP/MHP faşist iktidarı, şiddet faillerini aklamak için yasama-yürütme-yargı eliyle yani bütün iktidarıyla çırpınıyor. Kadın katilleri, taciz-tecavüz failleri, pandemi ya da başkaca gerekçelerle cezaevlerinden tahliye edilirken: İstanbul Sözleşmesi’nin kaldırılmasından, nafaka hakkının sınırlandırılmasına ve boşanmanın zorlaştırılmasına kadar kadınların kazanımlarını hedefleyen birçok yasa ve uygulamayı gündeme getiriyor.

Kadınlar tüm bu saldırı politikalarına susmadı, susmayacak! Tecavüzcü devleti kendi mahkemelerinde yargılayan Kamile Öztürk’ün iradesiyle; işgale karşı direnişte destanlaşan Amara, Sara, Ruken, Helbest, Zeynep ve Jiyan’ın cüretiyle; sokakları, meydanları, kampüsleri ve fabrika önlerini devrimin müjdesine dönüştüren kadın kitlelerinin kararlılığıyla… Kadınlar Dünyayı Özgürleştirecek!

Bugün başta Ortadoğu olmak üzere tüm dünyada kadınlar ve ezilen cinsel kimlikler erkek devlet şiddetine karşı Jin, Jiyan, Azadî sloganı etrafında bir araya geliyor. Yalnızca Jina Mahsa Amini için değil, tüm sesi kısılmak istenen, susturulmaya çalışılan, varlığı inkar edilen kadınlar ve ezilen cinsel kimlikler için birleşiyorlar.

‘Selamımız sokaklara taşınacaktır’

Kadınların Birleşik Devrim Hareketi olarak, Aynurlaşan, Cerenleşen, Saryalaşan, Delalleşen kadın öncülerimizden devraldığımız özgürlüğü kazanma göreviyle tüm dünyaya yayılan tecavüz ve katliamlara karşı yükselen eylemleri sahipleniyor, faaliyet yürüttüğümüz her alandan selamlıyoruz.

Bu selamımız, örgütlü bilincimiz, eylem gücümüz ve irademizle milislerimiz tarafından sokaklara taşınacaktır. Bu çerçevede kadın cinayetlerini, tecavüzü ve her türden şiddeti meşrulaştıran burjuva erkek devlet politikalarına ve kurumlarına karşı eylemlerimizin niteliğini gerek dağlarda gerek şehirlerde arttıracağız. Devlet tarafından korunan Baran Kızıl, Yücel Koç ve Musa Orhan gibi failler hedefimiz olacaktır.

Başta Türkiye metropolleri olmak üzere Kürdistan dağlarında da eylem yöntemlerimizi ve taktiğimizi zenginleştirerek faşizmi yıkıp kadınların adaletini mutlaka sağlayacağız.”

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu