Manşet

“İbrahim Kaypakkaya Yaşıyor Ve Savaşıyor!”

H. Merkezi: Komünist önder İbrahim Kaypakkaya’nın katledilişinin 40. yıldönümü yakınlaşırken; elimize e-posta yoluyla ulaşan açıklamayı güncelliğinden dolayı paylaşıyoruz:

 

Katledilişinin 40. Yıldönümünde

İbrahim Kaypakkaya Kavgamızın Her Alanında Yaşıyor Ve Savaşıyor!

 

Bila Sond Û Ehd Be Em Dê Nav Û Şanê De Bidin Jiyandin!

(And Olsun Ki Adını, Şan Olsun Ki Andını Yaşatacağız!)

 

Kürt, Türk ve Çeşitli Milliyetlerden Emekçi Halkımız!

 

İçinde bulunduğumuz yıl, enternasyonal proletaryanın ve ülkemiz işçi sınıfının mücadelesinin ve kitle hareketlerinin somut birikiminin ürünü olan tezlerin sahibi  genç bir komünist önderin, faşist TC devleti tarafından Amed zindanlarında aylarca süren işkencenin ardından kurşuna dizilerek katledilmesinin 40. yıldönümüdür.

Bu genç komünist önder İbrahim Kaypakkaya’dır. Katledilmesinin üzerinden neredeyse yarım asra yaklaşan bir zaman dilimi geçmesine rağmen o, ileriye sürdüğü tezlerin niteliği nedeniyle günümüzde hem Türk hakim sınıflarının hem de işçi sınıfı ve emekçi halkımızın nezdinde güncelliğini korumaya devam etmektedir.

Faşist TC devleti İbrahim Kaypakkaya ile ilgili güncel olan ne varsa saldırmaktan, onu gündeme taşıyanlardan intikam almaktan imtina etmiyor. Onu  ananlara, şu veya bu şekilde bahsini edenlere karşı yargı terörünü devreye sokmaktan  geri durmuyor. Devletin “ileri demokrasi”ye geçtiğini ilan ettiği günümüzde  Kaypakkaya’ya yönelik bu yaklaşımı, son derece önemlidir. Çünkü hakim sınıfların  ona yönelik tavırlarındaki değişmez tutum, onların sınıfsal niteliğiyle doğrudan ilintilidir. Ve çünkü, ileriye sürdüğü tezler ve bu doğrultuda attığı adımlarla Kaypakkaya, TC devleti nezdinde “ihtilalci komünizmin Türkiye temsili” olarak görüldüğü içindir ki hakim sınıf temsilcileri onu katletmekle kalmamış; günümüzde de onu en tehlikeli sınıfsal düşman olarak görmeye devam etmişlerdir.

 

Yoldaşlar, Devrimciler, İlericiler!

İbrahim Kaypakkaya tezleri ve pratiğiyle halkımız için tarihsel önemde bir önderdir. Bu durum onun ülkemiz işçi sınıfı mücadelesiyle birlikte, başta Kürt ulusu olmak üzere çeşitli milliyet ve mezheplerden halkımızın bu topraklarda hakim sınıflara yönelik mücadelesinin ortaya çıkardığı tarihsel birikimi enternasyonal proletaryanın bilimiyle başarılı bir şekilde birleştirebilmesinde ifadesini bulur. Bu aynı zamanda Kürt-Türk ve çeşitli milliyetlerden Türkiye işçi sınıfımızın, köylülerimizin, gençliğimizin, kadınlarımızın ezcümle ezilen, sömürülen bütün halkımızın iktidar mücadelesinde zafer kazanabilmesi için yürümesi gereken yolun ana hatlarının ortaya konulmasıdır.

O, katledilmeden önceki kısa mücadele diliminde söz ve eyleminin öneminin bilincinde olarak yaşadı. O, her şeyden önce tarihsel bir misyonla hareket ettiğinin farkındaydı, içinde bulunduğu toplumun, işçi sınıfının ve emekçi halkın sınıf mücadelesine önderlik etmek, halk kitlelerinin hakim sınıfların iktidarına yönelttiği her türlü eylemi MLM bilimiyle buluşturup komünist bir yön verme ve nihayetinde iktidarı ele geçirme       iddiasındaydı. Nitekim bizzat kendisi bu önemin bilincinde olduğunu; Türkiye’nin geleceği çelikten yoğruluyor. Belki biz olmayacağız ama bu çelik aldığı suyu unutmayacak!ifadeleriyle ortaya koymuştu. Ve bu iddiasına uygun yaşadı; şimdi biz, herkesin gözü önünde yükseklere bir bayrak çekiyoruzdiyerek göndere çektiği bayrağı lekesiz bir biçimde yere düşürmeden taşıdı ve ardıllarına devretti.

İşçi sınıfının şairlerinden Vladimir Mayakovski, enternasyonal proletaryanın ölümsüz önderlerinden V. İ. Lenin için; biz Lenin diyorsak parti demektir bu, parti diyorsak bu Lenin demektir aynı zamandadiyordu. Bu  ifade bizler için İbrahim Kaypakkaya’dan başkası değildir. Çünkü İbrahim Kaypakkaya demek TKP/ML demektir, TKP/ML demek İbrahim Kaypakkaya demektir. Bugün önder yoldaşımız yok! Ancak bilinci ve kanıyla çelikleştirdiği ülkemizin geleceği yoğrulmaya devam ediyor! Sınıf mücadelesi tüm yakıcılığıyla sürüyor. Ve bu kavgada İbrahim Kaypakkaya katledilişinin 40. yıldönümünde beynimizde bilinç, bileğimizde güç, yüreğimizde cesaret olmayı sürdürüyor!

 

 

            KOMÜNİST ÖNDER İBRAHİM KAYPAKKAYA ÖLÜMSÜZDÜR!

            18 MAYIS’I UNUTMADIK! HESABINI SORACAĞIZ!

            ALTINÇAĞ KAVGAMIZDA, ÇIĞIR AÇAN BİR ÇAĞRIDIR İBRAHİM!

            18 MAYIS’A YANITIMIZ DEVRİM OLACAK!

            YAŞASIN PARTİMİZ TKP/ML, HALK ORDUSU TİKKO, TMLGB!

 

TKP/ML MK

Mayıs 2013

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu