Güncel

Kemal Bülbül: Kararı tanımıyorum!

Bülbül Artı TV canlı yayınında Duygu Bozkurt’un konuya yönelik sorularını yanıtlayarak bu cezaların “insan haklarına yönelik suç” olduğunu ifade etti.

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül’e, Diyarbakır’da yargılandığı davada, hakkında örgüt üyeliği suçundan 6 yıl 3 ay hapse mahkum edildi.

HDP Antalya Milletvekili Kemal Bülbül örgüt üyeliğine delil olarak ise Demokratik Toplum Kongresi daimi meclis üyesi olarak faaliyet yürütüp, inanç ve azınlıklar komisyonu üyesi olduğu gösterildi.

Bugün Diyarbakır 4’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya tutuksuz sanık Bülbül katılmadı. Cumhuriyet savcısının sanığın cezalandırılması yönünde görüş bildirdiği duruşmada,  Kemal Bülbül, ‘örgüt üyeliği’ suçundan 6 yıl 3 ay hapse mahkum edildi.

Bülbül ise Artı TV canlı yayınında Duygu Bozkurt’un konuya yönelik sorularını yanıtlayarak bu cezaların “insan haklarına yönelik suç” olduğunu ifade etti.

Bülbül’ün yayındaki konuşması şu şekilde:

Demokratik Toplum Kongresi Türkiye’de toplumsal barış, eşitlik, özgürlük, adalet ve eşit yurttaşlık mücadelesi yürüten meşru demokratik bir kurumdur. O dönemde Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek tarafından da TBMM’de yapılan anayasa çalışmalarına Meclis Başkanı sıfatıyla resmi olarak davet edilmiştir. Kaldı ki bu olmasa bile DTK’nin toplantılarına AKP vekilleri Hüseyin Yayman, ismini hatırlayamadığım pek çok kişi katılmıştır, konuşmalar yapmıştır. Birçok sivil toplum örgütünden katılım olmuştur.

“DTK çözüme hizmet eden bir kurumdur”

O dönemde Pir Sultan Abdal Kültür Derneği Genel Başkanı ve Alevi Bektaşi Federasyonu Genel Sekreteri olarak toplantıya davet edildim ve katıldım. Katıldığım için de iyi ettim. Yine davet edilsem yine katılırım. Neden? DTK; Kürt sorununun çözümü için Türkiye’de var olan birçok sorunun çözümü için meşru demokratik mücadele yürüten, bu konuda düşünce üreten, meşru demokratik toplantılar yapan çözüme hizmet eden bir kurumdur.

‘DTK bir suç örgütü gibi gösterilmektedir’

Şimdi Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nin bunu bahane ederek DTK’yi bir suç örgütü gibi göstererek ve beni de bir suçlu gibi göstererek ceza vermiş olması, hukuka, insan haklarına ve siyaset yapma hakkına karşı işlenmiş bir suçtur. Asla bu kararı tanımıyorum.

DTK’yi adete Demokles’in kılıcı gibi toplumun, siyaset yapanların, demokratik kitle örgütlerinin üzerine bir şiddet, insan avı terörü uygulayarak neredeyse toplantıya katılmış ve gözaltına alınmamış kimse kalmamıştır.

Mahkeme bir vekili yargılayarak hukuk ihlali yapmıştır

Geçen hafta Diyarbakır’da yapılmış operasyon da bu çerçevede yapılmıştı.

Benim hakkımdaki dava  vekil olmadan önce açılmıştır. Aslında hukuken vekillik haklarım gereği bu davanın vekillik haklarım sona erene kadar durdurulması gerekiyordu. Örneğin Ankara’da da benzer bir dava vardı, vekilliğim sona erene kadar bu dava durduruldu. Biz bu dava kararını avukatlarımız aracılığıyla Diyarbakır 4. Ağır ceza mahkemesine beyan etmemize rağmen hakkımdaki dava durdurulmadı. Dolayısıyla mahkeme hukuk ihlali yapmıştır, bir vekili yargılayarak bir vekile ceza vererek.

“Ne barış talebinden ne özgürlükler mücadelesinden vazgeçirecek”

Mahkeme hukuk ihlali yapmıştır da zaten bu mahkeme yandaş bir mahkemedir. Bu mahkeme hukuki bir karar veremez, bu mahkeme siyasi bir karar vermiştir. Ve sadece benimle alakalı da değildir.

Bugün söz konusu olan benim ama bugün tutuklu olan hapishanede rehin tutulan Selahattin Demirtaş’tan, Figen Yüksekdağ’dan, belediye eşbaşkanlarımızdan Gülten Kışanak’tan Selçuk Mızraklıya ve yüzlerce binlerce parti üyemize kadar benzeri bir hukuk ihlali benzeri bir suç işleniyor. Ben bunu çok sürpriz bir şey olarak görmüyorum. Elbette bir hukuk ihlalidir, elbette bir siyasi karardır. Ama bu karar bizi ne mücadelemizden ne halka hizmetten ne barış talebinden ne özgürlükler mücadelesinden vazgeçirecek bir karar değildir. Mahkemenin vermiş olduğu bu kararı kınıyorum, hukuki haklarımı da sonuna kadar kullanacağımı belirtiyorum.

“Dokunulmazlık hakkım var, güya!”

Duygu Bozkurt’un, “İktidarın amaçladığı bakımdan, genel olarak muhalefetin durumundan doğru soralım. Size verilen bu ceza nelere işaret ediyor?” sorusuna ise Bülbül şu yanıtı verdi:

Fiili olarak Antalya Milletvekiliyim şu an. Dokunulmazlık hakkım var, başkaca birçok hakkım var, güya! Ama bize sokakta polislerin tacizinden polislerin darp etmesinden buraya kadar, bu mahkeme kararına kadar süren bir süreç var.

Şimdi bu dokunulmazlık olayı değil, AKP-MHP ittifakı HDP’yi mazlum toplumsal kesimlerin, Kürt halkının, -dün kadına karşı şiddetle mücadele günüydü- kadınların meşru demokratik mücadelesini, Alevi toplumunun, emekçilerin, madencilere karşı yapılanları görüyoruz, madenciler yerlerde sürükleniyor, gözaltına alınıyor. KHK ile ihraç edilen sevgili emekçilere yapılanları görüyoruz. Bu bağlamda AKP’nin toplumsal muhalefeti, Kürt halkını, Alevi toplumunu yok etme planıdır bu.

“Aleviliğe, Alevilere yönelik verilen bir ceza”

Ben savunmamda şunu söylemiştim kendilerine. Ben Alevi aktivisti ve bir Alevi yol erkanı-hizmetçisi olarak bu toplantıya katılmak zorundaydım çünkü inancım toplumsal barışı, eşitliği, eşit yurttaşlığı istiyor ve bana söylüyor bende bunun bir gereği olarak katıldım. Dolayısıyla burada Aleviliğe, Alevilere verilen bir ceza da söz konusudur. Kürtlere Kürt halkına verilen bir ceza da söz konusudur. Benim şahsım çok önemli değil burada, çünkü şu anda rehin tutulan hapishanelerde tutulan binlerce arkadaşım var.

Binlerce yüz onbin oy ile seçilmiş bir oy ile seçilmiş bir milletvekili olarak bunun olması şunu gösteriyor ki, AKP-MHP’nin katlettiği hukuk ve yandaşlaştığı yargı suç işlemeye devam ediyor. Bu AKP ve MHP ortaklığının insan haklarına, özgürlüklere karşı işlediği bir suçtur. Bunu aynı şekilde meclis kürsüsünde de dile getireceğiz. Meşru mücadelemiz devam edecek.

Bilinmelidir ki bir Alevi, bir Kürt, bir sosyalist, bir insan hakları mücadelecisi, bir eşit yurttaşlık arayıcısı olarak, toplumsal barış savunucusu olarak mücadelemize devam edeceğiz ve bu karar hukuki değil siyasidir. Kararı tanımıyorum.

Bülbül, konuşmasının devamında hukuki süreci işleteceklerini belirterek konuşmasını sonlandırdı.

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu