Bugün polis, sabaha karşı İzmir’de, Yeni Demokrat Gençlik (YDG) okurları Zilan Tayboğa, Yudum Kılıç, Mehmet Kasar ve Hasan Benli’nin de bulunduğu 11 kişiyi gözaltına aldı.
Ev baskınları sonucu ETHA muhabiri Ertürk Yılmaz, SGDF üyeleri ile HDP MYK Üyesi Ferhat Harun Pehlivan, Toplumsal Özgürlük Partisi (TÖP) üyesi Didar Gül de gözaltına alındı. Sabah saatlerinde İzmir’de düzenlenen operasyonun ardından İstanbul’da Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) üyeleri Mustafa Naci Toper ile İrem Nur Çelikbaş operasyon kapsamında İstanbul’dan gözaltına alınarak İzmir’e götürüldü.
Gözaltıların ardından İzmir Emniyet Müdürlüğü’ne götürülen 11 kişiden 10’u serbest bırakıldı. Nazlı Yöyler’in ise yarın savcılığa çıkarılması bekleniyor.
Yaşananlara tepki gösteren ESP, Partizan, SGDF, YDG ve TÖP, Alsancak Kıbrıs Şehitleri Caddesi’ndeki Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde açıklama yaptı. Halkların Demokratik Partisi (HDP) İzmir Milletvekili Murat Çepni’nin katılımıyla gerçekleşen eyleme HDP İzmir İl Örgütü ve HDK İzmir Meclisi, SYKP, BDSP, Kaldıraç, Dostluk ve Kültür Derneği (DKDER) ve çok sayıda demokratik kitle örgütü destek verdi.
“Sosyalistleri Yıldıramazsınız Biz Kazanacağız” yazılı pankartın açıldığı eylemde ilk olarak HDP milletvekili Murat Çepni konuştu. Devrimcilere yönelik saldırıların saldırıların özellikle ekonomik krizin derinleştiği dönemlerde arttığına dikkat çeken Çepni, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya, “Bu ülkeyi çalanları, kaynakları hortumlayanlarla neden uğraşmadığını” sordu.
Çepni, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Çünkü onlarla aynı koltuktasınız. Onlarla aynı biçimde paraları götürüyorsun. Bir kez daha söylüyoruz bu ülkede emekten, demokrasiden özgürlüklerden yana bizler var oldukça bu sömürü ve soygun düzeni ilelebet asla var olamayacak. Devrimciler var olduğu müddetçe hakikat mücadelesi ilelebet sürecek. Saray’ın kolluk gücü olanlar, bu sömürü düzeninin aparatı haline gelenler bilsinler ki suç işliyorlar. Asla ve asla bu işlenen suçlar hesapsız kalmayacak”
YDG: “İbrahim Kaypakkaya’yı savunuyoruz!”
YDG adına konuşan Hasan Benli ise göz altılara gerekçe olarak komünist önder İbrahim Kaypakkaya’yı gösterdiklerini söyledi. “İbrahim Kaypakkaya’yı neden andınız?”, “Suruç eylemlerine neden katıldınız?” sorularının yöneltildiğini ifade eden Benli, konuşmasında “İbrahim Kaypakkaya’yı bu halk için gençliğini feda etmiş bir insan olarak tanıyor ve savunuyoruz. 33 arkadaşımız IŞİD barbarları tarafından devlet işbirliğiyle katledildiler. Suruç’taki yoldaşlarımızı sahiplendik, sahiplenmeye devam ediyoruz. Bu baskılar, gözaltılar bizleri yıldıramaz. Bizler devrim şehitlerini savunduk, savunmaya da devam edeceğiz. Bu halk için mücadele ettik etmeye de devam edeceğiz” diye konuştu.
Bu sabah İzmir'de gözaltına alınanların birçoğu serbest bırakıldı.
Yapılan saldırıyı protesto eden devrimci kurumlar Türkan Saylan Kültür Merkezi önünde bir araya geldi.
Gözaltına alındıktan sonra serbest bırakılanlar arasında olan YDG'li Hasan Benli şu konuşmayı yaptı. pic.twitter.com/FnGr3WkDJk
— Özgür Gelecek (@ozgur__gelecek) December 22, 2021
TÖP adına yapılan konuşmada ise işsizlik, pahalılık ve açlık düzeni karşısında sesini yükselten devrimcilere, sosyalistlere yönelik bu operasyonların tesadüf olmadığı kaydedildi. Bu düzen karşısında, sosyalistlerin düzeni değiştirecek alternatifi temsil ettiği vurgulanan konuşma şöyle devam etti: “Sermayenin iktidarına biz son vereceğiz. Bu işsizlik düzenini bu açlık düzenini, bu zulüm düzenini değiştirecek olan iktidar değil, herhangi bir soruna çözüm üretemeyecek duruma geldiler. Bu düzenin karşısındaki alternatifi biz temsil ediyoruz. Bu düzen ne restorasyonla ne seçimle değişecek, bu düzenin alternatifini sosyalistler olarak biz kuracağız.”
ESP: “Çabaları boşunadır”
Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP) İzmir İl Örgütü adına basın metnini Çınar Altan okudu. Operasyonun nedenini çok iyi bildiklerini kaydeden Altan, “Şunu net bir şekilde ifade edelim, çabaları boşunadır” dedi.
İşçi sınıfı ve ezilenlerin kabaran öfkesi karşısında siyasi ve ekonomik olarak büyük bir krizin içinde debelenen AKP-MHP faşist iktidarını ne bu saldırılar ne de başka bir çabanın kurtaracağının altını çizen Altan, “Dün nasıl işçi sınıfı ve ezilenlerin kabaran öfkesi ve yükselen mücadelesinin en önünde yer aldıysak bugün de aynı kararlılıkla en önde yerimizi alıyoruz ve almaya devam edeceğiz. İsmini andığımız, adlarını türkü, yüzlerini bayrak yaptığımız devrim ve sosyalizm şehitlerine, Suruç’ta ölümsüzleşen yoldaşlarımıza verdiğimiz söz gereği ne düşkünleştirilmiş itirafçıların yalan beyanları ne de faşizmin gözaltı ve tutuklama saldırıları bizleri onurlu mücadelemizden bir adım dahi geriye attıramayacak. Bize gücünüz yetmez, biz kazanacağız!”
