Emek

İşçi sağlığı ve güvenliğinin görmezden gelinmesine HAYIR

H.Merkezi: TMMOB’un İş Sağlığı ve İş Güvenliği Raporu’na göre, Türkiye’de iş cinayetlerinin 6 kat arttığı, en fazla artışın ise yüzde 40 ile inşaat sektöründe olduğu kaydedildi. Çalışma sürelerine de dikkat çekilen raporda, Türkiye haftalık 48 saat ile AB ülkeleri arasında ilk sırada.

Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB), TMMOB Genel Merkezi’nde düzenlediği basın toplantısı ile İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği raporunu açıkladı. Raporda, işçi sağlığı konusunda Dünya ve Türkiye’deki gelişmeler, 4857 Sayılı İş Kanunu; Esnek Çalışmaya Yasal Dayanak, Özelleştirme, Sendikasızlaştırma, İş Kazalarının Yoğun Olarak yaşandığı İnşaat ve Maden Sektörü, AK Parti Döneminde İşçi Sağlı ve İş Güvenliğine Yaklaşım, Tespit ve Öneriler ile sonuç başlıklarından oluşuyor. TMMOB Yönetim Kurulu Üyesi Mehmet Besleme kısa bir değerlendirme yaparken, TMMOB İş ve İşçi Güvenliği Komisyonu Başkanı Bedri Tekin de bir sunum ile raporu açıkladı.

“Emekçilerin alınteri değeri azalırken ölümler arttı”

TMMOB YK Üyesi Mehmet Besleme, 6331 İş Sağlığı ve Güvenliği ile ilgili düzenlemenin iyi veya kötü mevcut koşullarda iş sağlığı ve güvenliğine yönelik Avrupa ile entegre olduğu var sayımını getirdiği, ancak 6331 işçi sağlığı ve iş güvenliği ilgili düzenlemesi ile ne ülkedeki işçi cinayetleri bitirilebildiği ne de toplu katliamların önüne geçildiğini söyledi. Besleme, “TMMOB bu raporla bir kez daha; iktidarın ‘Yeni Türkiye’sine’, emekçilerin alınteri değeri azaltılırken ölümlerin artmasına, İSG yasalarının işçiden değil işverenden yana olmasına, güvencesiz ve esnek çalışmaya, iş sağlı ve güvenliğinin teknik ve kamusal unsur olmaktan çıkarılmasına, yargı kararlarının işveren ve iktidar tarafından görmezden gelinmesine HAYIR demektedir” dedi.

Her 15 saniyede bir işçi hayatını kaybediyor

Raporda, İLO verilerine göre dünyadaki işçi ve iş sağlığı konusunda veriler paylaşıldı. İLO verilerine göre dünyada her 15 saniyede bir işçi hayatını kaybediyor. Her gün yaklaşık 6 bin 300 kişi iş kazası veya meslek hastalığı nedeniyle yaşamını yitiriyor. Her yıl yaklaşık olarak 360 bin kişinin iş kazası yaşadığı, 1 milyon 950 bin kişinin de meslek hastalıklarına yakalandığı belirtildi. Raporda işaret edilen İLO verilerine göre her yıl çoğunlukla Türkiye gibi ülkelerde, zehirli maddelerden dolayı 651 bin işçi yaşamını yitiriyor.

İLO’ya bildirim yapan ülkeler arasında Türkiye’nin işçi ölümleri ve iş kazaları açısından dünyada 3’üncü Avrupa’da ise 1’inci sırada yer aldığının bilgisine yer verilen raporda, Türkiye’de ölümlü kazalarda inşaat sektörünün en fazla ölümlü kazaların yaşandığı sektör olduğuna işaret ediliyor. Raporda, inşaat sektöründeki işçi ölüm yoğunluğunun nedeni ise bu alanın kontrolsüz bir şekilde özel sektöre açılması olarak değerlendirildi.

Ortalama 48 saat çalışmayla Türkiye birinci sırada

1990’lı yılların ortalarından itibaren filli olarak uygulanan esnek çalışmanın, 2013 yılında çıkarılan 4857 Sayılı İş Kanunu ile yasal zemine oturtulduğuna dikkat çekilen raporda, 4857 sayılı İş Kanunu ile iş hukukunun temel ilkesinden biri olan “emeğin korunması” ilkesinden vazgeçildiği ifade edilerek raporda şunlara yer verildi:

“Kanun ile getirilen düzenlemeler sayesinde, ‘belirli, süreli’, ‘kısa süreli’, ‘kısmi süreli’, ‘çağrı üzerine çalışma’, ‘telefi çalışması’, ‘denkleştirme’ yolu ile esnek çalışma koşullarının uygulanması ve işçilerin iş güvencesinden yoksun bırakılması sağlanmaktadır. 4857 Sayılı İş Kanunu’na göre “Esnek Çalışmaya Dayanak” olarak, Hollanda’da işçilerin haftada 30, Almanya’da 35 saat çalışırken, ortalama 48 saat çalışmayla Türkiye birinci sırada.”

AKP iktidarıyla işçi ölümleri 6 kart arttı

AKP’nin 2002 yılında iktidara gelmesinden bu yana özelleştirme ve taşeron uygulamalarıyla birlikte Türkiye’deki işçi cinayetlerinde yaşamını yitiren işçi sayısının 6 kat daha fazla arttığı vurgulanarak 20 bine yakın işçinin hayatını kaybettiği kaydedildi. “Özelleştirme, taşeronlaşma, geçici ve mevsimlik çalışma ve diğer istidam biçimleri sonucunda sosyal güvenlik sistemi de olumsuz yönde etkilenmişti. Özelleştirme, diğer sonuçlarının yanı sıra, sağlı ve sosyal güvenlik hakkını da zayıflatmıştır” denildi.

 “İşçi sağlığı kamu hizmeti olarak ele alınmalıdır”

TMMOB Yürütme Kurulu üyesi Mehmet Besleme, 2012 yılında çıkarılan İş Sağlığı ve Güvenliği (İSG) Yasası’nın iş cinayetlerinin önüne geçemediğini, yapılan değişikliklerle de amacından saptığını ifade etti. Besleme, İSG Yasası’ndan sonra Soma, Ermenek, Torunlar, Şirvan gibi katliamların yaşandığını, iş kazaları sonucu iş göremezlik oranlarının da büyük artış gösterdiğini söyledi. Ayrıca iş güvenliği hizmetlerinin piyasalaştırılmasını sorunun en büyük kaynağı olarak gören Besleme “Yasa yayımlandığından beri uzman, hekim ve sağlık personelinin işyerlerine vereceği hizmetin süresinin giderek azaltıldı. Uzman, hekim ve diğer sağlık personelinin ayda 8-12-16 dakika görev yaptığı işyerlerinde iş kazaları ve meslek hastalıklarının azalmasını beklemek mümkün değil” diyerek iş yerlerinde verilecek işçi sağlığı ve iş güvenliği hizmetlerinin bir kamu hizmeti olarak ele alınması gibi önerileri paylaştı.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu