GüncelManşet

Zorunlu Din Eğitimi, Nereden Baksak Zararlı

H. Merkezi: Antalya’da yapılan 19’uncu Milli Eğitim Şûrası’nda alınan kararlar, bir yandan alışılmışın dışına çıkmayarak ‘şaşırtmadı’ ancak durumun vahametini ve devletin meşhur ‘alevi açılımı’ iddialarının ne kadar samimiyetsiz olduğunu bir kez daha gösterdi. 

Şûra’da 1, 2 ve 3. sınıflarda zorunlu din dersinin verilmesi kabul edildi. 
Bu “zorunluluğu” da ‘Din kültürü ve ahlak bilgisi dersi’ programında uygulayacak olan eğitim müfredatında zaten yer alan Alevilik’e ilişkin içeriğin geliştirilmesi veya düzeltilmesi gibi bir durum söz konusu değil. Çünkü Şûra’da bu talep reddedildi.

Diğer yandan zorunlu din dersi eğitiminin, çocuk gelişimi açısından ne kadar zararlı olduğu konusunda hiçbir bilgisi veya ilgisi bulunmayan hükümet; bu yöntemle korkak, özgüvensiz ve itaatkar bireylerin yetişmesi için temel atıyor.

Din eğitimi, çocuk gelişimine zararlı

Çeşitli çocuk gelişimi kuramcıları tarafından da belirtildiği üzere 6 – 11 yaş arası çocuğun ‘Somut İşlemler Dönemi’ dir. Yani Somut İşlem Dönemi’nde, çocuklar yalnızca somut kavramları içselleştirebilirler. Basit sorunlara basit çözümler getirebilirler, verilen komutları gayet iyi anlayıp gereken eylemi gerçekleştirebilirler. Yapamayacakları şey ise soyut kavramlar üzerine düşünmek ve eyleme geçmektir.

Bu dönemdeki bir çocuğa elmalardan, oyuncaklardan, arabalardan veya akla gelebilecek somut her şeyden bahsedilebilir; ama bu dönemde çocuk, tanrı, cennet ve cehennem, şeytan, cinler gibi doğaüstü, soyut kavramları anlamlandıramaz. Ayrıca sistemini ‘cezalandırma’ üzerinden kuran din, çocukta korku, gözetlenme ve hayal gücünü kullanmaktan çekinme olarak karşılık bulacaktır. Dolayısıyla, politik açıyı bir kenara koyduğumuzda, seçmeli şekli bile zararlı olan din dersi eğitiminin “zorunlu” hale getirilmesi ise oldukça sakıncalıdır.

 

 

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu