Güncel

YORUM | Amonoslarda Yangın Talanı

"Özellikle yaz aylarında artan orman yangınlarının çıkış sebebini rant ve talan olarak özetlerken, aynı zamanda orman yangınına yapılan geç müdahaleyle yangının yayılmasına nasıl göz yumulduğuna da değinmek gerekir"

Emperyalist-kapitalist düzeninbir başka sömürüsü de ekolojik kıyım olarak sürmekte.

Egemenlerin sömürü düzeni, canlıların yaşam alanlarını tahrip ve yıkımla ranta açmaya devam ediyor.Amonoslar’daise yaz aylarında başlayan yangınlarla ormanların kıyımı sürüyor.

Geçtiğimiz aylarda Samandağ ve Antakya’daki orman yangını sonrasında yaklaşık 3500 hektar orman yok olmuş,bu bölgeler maden sahasına açılmıştı. Yine benzer bir talan projesi, Hatay’ın ilçelerinde “orman yangınları” konseptiyle sürmekte.

9 Ekim’de Hatay’ın Belen ilçesine bağlı Sarımazı Mahallesi’nde yerleşim yerlerine yakın alanda çıkan orman yangını, İskenderun ve Arsuz ilçelerine kadar yayıldı.

Yangının yerleşim yerlerine ulaşmasıyla birlikte bazı mahallelerde yerleşim yerleri ve işyeri boşaltılırken; Belen ve İskenderun ilçeleri arasında Karahüseyinli ve Nergizlik mevkilerinde de yangın etkili oldu.

Üç ilçenin yerleşim bölgelerine kadar genişleyen orman yangını, 33 saat sonra kontrol altına alınıp söndürüldü. Yangından geriye ise yerleşim alanları, işyerleri ve hayvanların doğal yaşam alanlarının büyük bir tahribatı kaldı.

Orman yangını ile ilgili valilikve çeşitli haber ajansları tarafından spekülatif açıklamalar yapılmıştı. Yangının çıktığı bölge ve çevresi için kısa bir süre önce Hatay Valiliği Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından “maden projesi” planlaması Bakanlığa sunduğu proje açığa çıktı.

Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü köy muhtarlarına resmi yazı göndererek 12 Ekim tarihinde Arsuz ilçesine bağlı Hüyük Mahallesinde krom madeni projesi için ÇED toplantısı yapılacağını, orman yangınından çok daha öncesinde, 30 Eylül tarihinde bildiriyor.

Orman yangını sonrasında bölgede yapılacak olan ÇED toplantısı bölge halkı tarafından protesto edildi ve toplantı tepkilerden kaynaklı iptal edildi.

Hüyük Mahalle Muhtarı Rıdvan Dural,“Biz yanan-yakılan ormanlarımızın acısını yaşayıp yarayı sarmaya çalışırken öte taraftan rant sevicileri Hüyük’te hepimizin o muazzam doğasına hayran kaldığımız sıcak-soğuk su şelalesini de kapsayan alanda maden arama ve işletme derdindeler” diyerek rant uğruna, bir avuç insanın cebi dolsun diye, doğanın bu talanına izin vermeyeceklerini dile getirmekte.

Mezopotamya Haber Ajansına konuşan Çevreci Mimar Ercüment Kimyon ise,“Kentleşme adına talan edilen 2-B arazisi olarak orman dışına çıkartılan bu yerlerin yapılaşmaya açılması bu tür tehditlerin yaşanmasına ve yangınların çıkmasına sebep olmaktadır” sözleriyle bölgedeki ranta dikkat çekti.

Özellikle yaz aylarında artan orman yangınlarının çıkış sebebini rant ve talan olarak özetlerken, aynı zamanda orman yangınına yapılan geç müdahaleyle yangının yayılmasına nasıl göz yumulduğuna da değinmek gerekir.

CHP Hatay Milletvekili Suzan Şahin’in TBMM’de yaptığı açıklama ile, Hatay’da Orman Bölge Müdürlüğü olmadığını ve orman yangınlarına müdahale için araçların 3 saat uzaklıktaki Kahramanmaraş Bölge Müdürlüğü’nden geldiğini ifade ederek, yangına yapılan geç müdahalenin sonuçlarına değindi.

İHD İskenderun Şubesi yangın bölgesinde yaptığı araştırma-inceleme sonrasında hazırladığı raporda, yangına geç müdahale edildiği ve rüzgarın etkisiyle çok çabuk yayıldığını, yangın söndürme helikopteri ve uçaklarının azlığı nedeniyle ayrıca yangın uçağı ve helikopterlerin gece müdahale edemediklerinden yangının daha geniş bir alana yayıldığı sözleriyle bölge halkının gözlemlerini aktardı.

Amonos Dağları’nın yoğun orman örtüsüne sahipken Hatay’da Orman Bölge Müdürlüğü’nün olmaması; yine yangınla birlikte canlılarının yaşam alanı ormanların, çevresindeki yerleşim bölgeleri ve işyerleri büyük zarar görürken bu bölgeninafet bölgesi ilan edilmemesi bölge özgülündeki rant politikasının boyutunu göstermektedir.

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu