Gençlik

“Sağlıcakla kalın demeyeceğim, hayatta kalın yeter”

Türkiye’nin, siyasette yalan konuşanın meclise, doğruları söyleyenin de hapse konduğu bir ülke olduğu realitesinin her gün daha da yaşamda hayata geçirildiği; azınlık olmanızın, din dersi görmek istemeyen farklı mezhepten biri olmanızın, gazeteci ya da Türkçe’den farklı bir dil (Kürtçe, Ermenice) konuşan biri olmanız, 12 yaşında Amed’de özel harekatın duygularını ve bedenini istismar ettiği bir Kürt kız çocuğu, demokratik haklarına sahip çıkan bir öğrenci olmanı… Tüm bunlar “vatan haini” etiketini yemeniz için yeterli nedenlerden yalnızca birkaç tanesidir. Başkanlığa, diktatörlüğe hayır diyen sol görüşlü bir Türk ol, fark etmez/etmiyor… Çünkü biat etmeyenin rengi, ırkı, dili ve inancının önemi yok…

Neyse anladınız işte.

Ama hepimiz kardeşiz diyorlar, doğrudur. Yıllarca binlerce Atatürk heykelin önünde biat et, yaptığı şeylerle övün, yaptığı katliamlara, yanlışlara göz yum. Sakın bir Kürt öğrenci olarak hukuk arama, dilini konuşma, protestonu etme; Alevi, Ermeni, Süryani, Ezidi vs. isen inancını kendine gizle, vergini öde ama ibadethanen için bir kuruş ödenek alma. Onun gibi düşünmediği, hayatı yorumlamadığı, farklı görüşlü  kişileri aşağılayın, “terörist” damgası vurun, “vatan haini” deyin. Çok önemli değil.

Bu onların birer hırsız, yalancı ve katliamcı olduğu gerçeğini ortadan kaldırmıyor.

 

“Vatan sevmek eğer ölmekse efendiler için…”

Geçtiğiniz her köprüden devlete bahşiş verin. Yaptığı yollara da ayda yılda bir kere olsa da ailenizle tatile gidin, “hamdolsun” deyin. Eve vardığınızda da TV dizinize baktıktan sonra uyuyun. Uyandığınızda çünkü her şey güzel olacak ya. İşe gittiğinizde konuşma yapan cesaretli bir genç görüp de “biz ne yapabiliriz?” deyip, tutuklanma korkusundan sessiz dünyanıza dönün tekrar.

Ne de olsa dolar 4 TL olmuş…

Ama en önemlisi korkmanız. Çünkü korkularınızdır diktatöre cesaret veren. Her seferinde haberlere baktığınızda bir kere mutlaka “Kahrolsun PKK, PYD, Yunanlar, Ermeniler, Amerikanlar, Masonlar, IŞİD’liler, Avrupalılar…” deyip ses kaydı yapın. Ayakkabı kutularınıza koyabilirsiniz. Ama yemekte cola, pizza gibi abur cubur eksik etmeyin, liranın 1.5 oranına çıkmasını istemeyiz çünkü. Oğlunuzu bilmediğiniz bir yerde, bilmediğiniz bir savaşa ve sözde “demokrasi” adına başka ülkelere kirli emelleri için sürenlere “vatan sağolsun” deyin, boş verin. Bir kör kurşun ile ölsün, eğer azınlıksanız 3 dakika haberlerden de mahrum olur ve devletiniz yani kardeşiniz, yani dostunuz cenazenize gelmeyebilir. Çünkü Alevi’sindir, Ermeni’sindir, Kürt’sündür… Ama halen kardeşiz ve halen “vatan sağ” ya!

Türkiye’de kadın hakları çiğnense de ve kadın cinayetleri oranı yüksek olsa da, siz yine de bayrağa böyle bir “sevda” gösterin, çünkü “binalar yere çökebilir, bir ceset yere düşebilir ama bayrak asla düşemez!”

Çünkü barış kursundur, barış bayraktır, barış İslam’dır, barış meclisi de yazılır, dizilerde oynanır ve böylece sizin dilinizde doğrulanır. Üstelik tuttuğunuz bir parti günün birinde anayasanın tüm demokratik yasalarını kaldırmak istiyorsa hemen kabul edin.

Bunu okuduktan sonra aklına “vatan haini” lafı geliyorsa… Onlara sadece bir sözüm var: “Vatan sevmek eğer ölmekse efendiler için, kabul ben de Nazım Hikmet kadar vatan hainiyim.”

Sağlıcakla kalın demeyeceğim, hayatta kalın yeter… 

 

Hollanda’dan bir ATİK-YDG’li

Daha fazla göster

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu